23 Şubat 2020 Pazar





                                                           VARLIĞIN SAÇMASI


AKP’nin iktidarını koruma ve sürdürme gayreti ülkeyi bir bütün olarak derin metafizik problemlerin içine düşürmüştür. Bu problemlerin, mevcut siyasi iktidarın çözülmesiyle birlikte kolayca ortadan kalkmayacağı fikri bizi ürkütürken, Kürtlerin Türkiye siyasetinin metafizik problemlerine karşı eskiden beri mücadele ettiğini hatırlamalıyız. Pek de uzak olmayan zamanlarda Kürtlerin varlığı/yokluğu tartışılırdı. Doğanın vahşi koşullarında hayatta kalabilmiş ama özünü yani Türk olduğunu unutmuş topluluklar olarak Kürtlerden bahsedilmekteydi. Aslı Erdoğan’ın aşağıdaki sözleri meramımıza ışık tutacak niteliktedir:
“Evet, bizim eğitimimiz militaristti, şovenistti. Kürt sözcüğü de geçmezdi bizim için. Benim zamanımda Kürtler diye bir halkın varlığı henüz kabul edilmemişti.”
Öte yandan tarihin bir anında büyük bir yeminle “malum azınlığın” varlığı olumlanır: Vallahi de varlar. Buradaki “var” kelimesi ulusdevlet için bir tehlike taşımaktadır. Nasıl oluyor da Kürtler yoktan varlığa geçebiliyordu? Zira başka ülkelerdeki pratiklerden de bildiğimiz üzere ulus-devletler, kendi ulusal kurtuluş mücadelelerini yürüten halklarla her yüzleştiğinde bu sorunu ustalıkla metafiziğe dönüştürür. Burada ulus-devletlerin büyük bir arzuyla sahipleneceği Parmenides’in ünlü sözünü işitir gibi oluruz: Varlık vardır; yokluk ise yoktur.
Hiçbir şey vardan yok, yoktan ise varolamaz. O halde Kürtlere var demek, varlığı koruma altına almış olan ulus-devletin sahiplendiği metafiziğe karşı çıkmak ve onu yadsımak manasına gelir. Kürtlerin hiçlikten yaratılmadıklarını, var olduklarını söylersek dünyanın bir yerinde misal bugün Türkiye olarak ifade edilen coğrafyada ezelden beri yaşadıklarını ileri sürmüş oluruz. Öte yandan bugün gelinen aşamada Türkiye devleti, bizim Kürt vatandaşlarımızla bir sorunumuz yok derken ülkenin metafizikleşmiş çelişkilerini böyle bir sıçramayla aşmaya çalıştı. Sahi Türkiye devletinin, Kürt vatandaşlarıyla ne gibi bir sorunu olabilirdi ki! Ancak ne tuhaftır ki Kürtlere destek veren, onlarla dayanışma

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Haut Mal Ele’nin yani Elif Gül’ün anısına… Şimdi hangi zamandayız? 1969’un herhangi bir anında mıyız yoksa 2024 sonbaharında mıyız? Peki, na...